Donmuş Topraktaki Tehdit: Yeniden Canlanan Virüsler
2014 yılında, ekibiyle birlikte donmuş topraktan elde edilen bir virüsü yeniden canlandırmayı başaran Profesör Claverie, İngiliz Guardian gazetesine yaptığı açıklamada, mikropların binlerce yıldır donmuş toprakta gömülü olmasına rağmen hâlâ tek hücreli organizmaları enfekte edebildiğini belirtti. Claverie, bu durumu “Artık somut bir tehditle karşı karşıyayız ve bununla başa çıkmak için hazırlıklı olmamız gerekiyor. Bu kadar basit,” ifadeleriyle vurguladı.
On Binlerce Yıl Canlı Kalabilen ‘Zombi Virüsler’
‘Zombi virüsler’ olarak da bilinen ‘Methuselah mikropları’, kuzey yarımkürenin yaklaşık yüzde 20’sini kaplayan donmuş topraklarda on binlerce yıl boyunca canlı kalabilmektedir. Profesör Claverie, donmuş toprakların en önemli özelliğinin soğuk, karanlık ve oksijensiz olması olduğunu vurgulayarak, “Bu biyolojik materyallerin korunması için mükemmel bir özellik. Bir yoğurdu buraya koyarsanız 50.000 yıl sonra hâlâ yenilebilir olabilir,” dedi.
Bağışıklık Sistemimizin Karşılaşmadığı Mikroplar
Bilim insanları, donmuş toprağın en derin katmanlarının, bir milyon yıl öncesine kadar Dünya’da yaşamış olan virüsleri muhafaza ettiğine inanıyor. Bu virüslerin ilk kez 300.000 yıl önce ortaya çıktığı düşünüldüğünde, insanlığın en eski atalarından çok önce oluşan bu virüslere karşı modern insanların doğal bir bağışıklığa sahip olmasının imkansız hale geldiği ortaya çıkıyor. Claverie de bu konuda uyarıda bulunarak, “Bağışıklık sistemlerimiz bu mikropların bazılarıyla hiç temas etmemiş olabilir; bu başka bir endişe kaynağı. Bu virüslerin bize geri dönmesi artık bir senaryo değil, gerçek bir olasılık haline geldi,” dedi.
Yeni Salgınların Potansiyeli
Rotterdam’daki Erasmus Tıp Merkezi’nden virolog Marion Koopmans da benzer bir uyarıda bulunarak, “Donmuş topraklarda hangi virüslerin yattığını bilmiyoruz, ancak bunların yeni salgınları tetikleyebileceğine inanıyorum. Bu gerçek bir risk,” ifadelerini kullandı. Bilim insanları, antik patojenlerin modern dünyaya yayılması riskinden uzun süredir bahsediyor ve bunlarla mücadele etmenin son derece zor olacağını vurguluyorlar.